Eğer arama motorlarına sitenizi tanımlamaları için yardımcı olursanız, hazırlanmasında  büyük emekler harcadığınız içeriğinizi tam da istediğiniz müşterilerin aramalarında göstermelerine olanak tanırsınız.

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte her dakika binlerce hatta milyonlarca insan, aklınıza gelebilecek her konuda İnternet’te arama yapıyor. Artık en küçük bir ihtiyaç bile internetten aranır hale geldi. Hal böyleyken büyük fırsatlar da doğmuş oldu.

Örneğin bir tekstil firmanız var ve ürünlerinizi web’de satarak büyümek istiyorsunuz. İşte burada SEO ile ürünlerinizi arayanlara sunabilirsiniz. Yani SEO, herhangi bir kişinin tekstil ürünleri, atlet, iç çamaşırı gibi işletmenizle ilgili kelimeler kullanarak arama yaptığında sizin arama sonuçlarda görünme olasılığınızın daha fazla olması anlamına gelir.

Arama sonuçlarında iki farklı şekilde görüntülenirsiniz. Bunlardan biri ücretli reklamlardır. Geri kalanlar arama motorlarının arama kutusuna girilen kelimeyle en alakalı olduğuna inandığı “para ödenmemiş”  olan sonuçlardır. Bunlara “organik sonuçlar” denir.

İçeriklerin arama motorlarında yer alması adına belirli algoritmalar vardır. Arama motorları web sitenizi belirli periyotlarda ziyaret eder içeriklerinizi tarar, bunlardan bir anlam çıkarmaya çalışırlar.

Web sitenizin bu sonuçlarda nerede göründüğü, sitenizde kullandığınız (örneğin örgü ip modelleri) gibi kelimelerin yanı sıra web sitenize kaç sayfanın bağlantı verdiği (backlink) gibi diğer unsurlardan da etkilenir.

Hedef; kullanıcının internet’te aradığı şey tam olarak neyse onu sunmak.

Peki bu nasıl mümkün olur?

Olabilecek en iyi sonuçları sunmak için arama motorları, web siteleriyle ilgili olabildiğince çok bilgi arar.

Sitelerin popülerliğine ya da diğer kişilerin onlar hakkında ne dediğine bakarlar. Web sayfalarındaki kelimeleri veya bir sayfanın kodundaki anahtar kelimeleri konuyu anlamak için değerlendirebilirler.

Bu bileşenlerin her biri arama motorlarının en iyi eşleşmeyi bulmasına yardımcı olur. Arama motorları, ayrıca  arayanın coğrafi konumunu da değerlendirebiliyor. Kocaeli’nden yapılan bir arama yerelleştirilmiş bir dizi arama sonucu sunar. Aynı arama Adana’dan yapılırsa farklı sonuçlar verebilir.

İlerledikçe size arama motorlarının nasıl çalıştığını daha çok anlatacağım ve işletme hedeflerinize ulaşabilmeniz için SEO iyileştirme stratejisi kurmanıza yardımcı olacağım.

Şimdi İyi Bir SEO Planı Yap!

Arama motoru optimizasyonunu (SEO) iyice kavradıktan sonra, web sitenizi optimize etmeye hazırsınızdır. Artık bir SEO planı oluşturmalı ve web sitenizi ihtiyaçlarınıza uyacak şekilde geliştirip, içerik takvimlerinizi hayata geçirebilirsiniz.

İşe mutlaka anahtar kelime araştırması yaparak başlamalısınız. Potansiyel müşterilerinizin hangi kelimeler ile aramalar gerçekleştirdiğini öğrenmelisiniz,

Toptan ürün mü arıyorlar? Perakende ürün mü arıyorlar?

Anahtar kelime araştırmanızı yaparken Google Ads Anahtar Kelime Planlayıcısı ve Google Trend gibi ücretsiz araçlardan faydalanabilirsiniz. Bu araçların zaten bir arama motorunun araçları olduğunu unutmayın. Verilerin en sağlıklı bir şekilde size sunulacağından şüpheniz olmasın.

Web sitenizde anahtar kelimeleriniz ile alakalı mutlaka bilgilendirme yazılara yer verin. Örgü Nasıl Yapılır? Yazma Nasıl Bağlanır? gibi konular hakkında kullanıcılarınıza öğretici içerikler sunun.

Bu, anahtar kelimelerinizi daha belirgin kılmaya ve müşterilerinizin aradığı şey ile daha iyi bir eşleşme olmasına yardımcı olacaktır. Bunu SEO planınızın bir parçası olarak sıklıkla yapmalısınız. İyi anahtar kelimeler belirledikten sonra, o kelimeler için arama sonuçlarındaki performansınıza bakın.
Yine Google bu konuda bize ücretsiz olarak Google Analytics aracını sunuyor.

Bu kelime ve tümcelerden kaç tanesi web sitenizi arama motorunda gösteriyor? Sitenize pek fazla trafik getirmeyen belirli kelimeler var mı?

Bu bilgi sizin için neyin işe yarayıp neyin yaramadığını anlamanıza yardımcı olur. “Kadın İç Çamaşır” gibi popüler bir arama sitenize müşteri getirmiyorsa SEO planınızdaki eksik parçalar üzerinde çalışabilirsiniz. SEO performansınızdaki boşlukları keşfettikten sonra bir sonraki adımınız bunları nasıl düzelteceğinizi düşünmektir. Belki de sitenizde düzenli Kadın iç giyimi için sipariş alabildiğinizden bahsedilmiyordur.

Sitenize bağlantı almanız son derece önemli. Bunun için mutlaka işiniz ile alakalı bloglardan link almaya özen gösterin. Bir haber sitesinden ziyade yün ip satıyorsanız kadınların buluştuğu örgü modellerini paylaştıkları bir siteden link almak daha faydalı olacaktır.

SEO performansınızı iyileştirmek adına önceliklerinizi belirleyin.

Web sitenizde makaleler yazmaya başlayın.

Yapacağınız her çalışmayı önceden belirlediğiniz bir plan çerçevesinde hayata koyun ve bunu yıl boyunca heyecanınızı hiç yitirmeden devam ettirin.

Güncellemeleri takip ederek SEO planlarınızı mutlaka revize edin. Arama motorlarının sürekli algoritmalarını iyileştirip yeni özellikler getirdiğini aklınızdan çıkarmayın. Başarmak için güncel kalmak zorundasınız.

Kopya içeriklerden mutlaka uzak durun. Bir kaynaktan yararlanırken kendi yorumunuzu katmayı unutmayın.

Sonuçlarınızı düzenli olarak gözden geçirin nerede yanlış nerede doğru yaptığınızı belirleyerek farklı stratejiler geliştirin.

Satış yapamıyorsanız nedenleri belirlemek için testler yapın. Bıkmayın asla vazgeçmeyin.

Arama motoru için değil kesinlikle kullanıcılarınız için içerikler kampanyalar oluşturun.

Özetle müşterilerinizin ne aradığını anlamak için anahtar kelime araştırmasıyla işe başlayın ve ardından bu bilgiyi başarı ve başarısızlıklarınızı değerlendirmek için kullanın.

Zayıf noktalarınızı iyileştirmek ve bunlara öncelik vermek için beyin fırtınası yapın.

Danışmaktan asla çekinmeyin.

SEO planınızı sizin ve arama motorlarının dünyasındaki değişikliklere göre yeniden yapmaktan asla korkmayın.

İyi bir plan hedefinize ulaşmanız için başlangıç noktanız olacaktır.
Arama sonuçlarında karşılaşmak üzere kendinize iyi bakın : )

Nasıl ki fiziki bir mağazanız için var olma çabası gösteriyorsunuz örneğin; tabela yaptırmak, broşür bastırmak, fiziki mağazanız için dekor işlemleri yapmak gibi sizi var eden çalışmalar.
Herkesin internet üzerinden varlığını gösterdiği şu gönlerde siz de dijitaldeki yerinizi almalısınız. Dijital pazarlamanın temellerini oluşturan var olma çalışmalarını sağlıklı bir şekilde oluşturmalısınız.
Bir ürün satmıyor olabilirsiniz, bir kuaför, bir kasap, bir manav ya da herhangi bir meslek hizmetini veriyor olabilirsiniz.  Hangi işi yapıyor olursanız olun sizin için mutlaka dönüşüm elde edebileceğiniz bir yapı vardır.

Dijitalde Nasıl Var Olunur?

• Google Haritalara Adres ve Telefon Ekleyerek
• Sosyal Medya Hesapları Oluşturarak
• Tanıtım İçerikli  Bir Web Sitesi Yaparak
• E-ticaret Olanağı Sunan Kapsamlı Bir Web Sitesi Yaparak
• Mobil Uygulama Tasarlayarak

veya bunların tamamını bir arada yaparak dijitalde var olabilirsiniz.

Dijital pazarlamanın ilk adımlarını atarak kullanıcıların sizi bulacağı, tanıyacağı ve sonunda müşteriniz olabileceği yerler oluşturun. Hemen bir web sitesi ya da bir e- ticaret sitesi oluşturarak başlamanız gerekmez.

Bir kasap olduğunuzu varsayalım. İnternetten müşteri bulmak için atacağınız ilk adım, kasap dükkanınızın girişini, konumunuzu, telefonunuzu Google Benim İşletmem gibi yerel dijital dizinlere eklemek olabilir. Daha sonra bir kullanıcı Google’da, örneğin Kocaeli İzmit bölgedeki kasap dükkanlarını  aradığında, web sitesine gerek olmadan sonuçlarda gösterilirsiniz! Potansiyel müşterilere işletmeniz ve neler yapabileceğiniz hakkında kısaca bilgi vermek için Facebook ve İnsatagram sayfası oluşturabilirsiniz. Bu sayfalara,  ürünlerinizin işlenmiş hallerini ya da ürünlerinizden memnun kalan müşterilerin fotoğraf ve videolarını ekleyebilirsiniz. Ne tür kesimlerin yapıldığından ve hangi ürünlerin hizmetini sunduğunuzdan potansiyel müşterilerinizi bilgilendirebilirsiniz.

Anlattıklarım zor görünüyorsa bir dijital pazarlama uzmanından danışmanlık alabilir temellerinizi sağlam bir şekilde inşa edebilirsiniz.

Web sitesi olmadan yapabileceğiniz birçok şey olsa da bir noktada web’de kendinize yer edinmek isteyebilirsiniz. Müşterileriniz bu web sitesine gelerek hakkınızda bilmeleri gereken her şeyi İnternet’te tek bir kaynaktan öğrenebilir.

Web sitenizi oluşturmadan önce planlarınızı net bir şekilde ortaya koymalısınız.

Ziyaretçilerin sitenizde ne yapmasını istiyorsunuz?”

Mesela: Web sitenizi ziyaret edenlerin sizi telefonla aramalarını mı istiyorsunuz?
O zaman telefon numaranızı gözle görülür bir şekilde her bölüme ekleyebilirsiniz.

Belki dükkanınızın yerini bulmalarını istiyorsunuz.
O halde güzel bir iletişim sayfası içerisine harita ve yol tarifi ekleyebilirsiniz.

Belki de web siteniz üzerinden randevu almak form toplamak istiyorsunuz.
Sitenizde şık bir şekilde hazırlanmış formlara yer verebilirsiniz.

Son olarak, web siteniz üzerinden ürün satışı yapmak istiyor olabilirsiniz.
Buna bir e-ticaret sitesi kurarak yapabilirsiniz. Bunun için mutlaka bir dijital pazarlama uzmanından destek almalısınız.

Web siteleri artık İnternet’te yer edinmek için tek seçenek olmasa da firmanızın tanıtımı için  büyük bir kolaylık oluşturmakta.

Özetlemek gerekirse: İnsanların sizi web’de bulmasını istiyorsanız dijitalde kendinize yer edinmeniz gerekir. Web site tasarımı, sosyal medya yönetimi, e-ticaret ile işletmenizi bir adım daha ileriye taşıyabilirsiniz.

Reklama çıkacağınız sosyal medya görsellerinde nelere dikkat etmelisiniz?

Bu yazımda reklama çıktığınız gönderiler için dikkat etmeniz gerek bazı tavsiyeleri derlemek istiyorum.

“Harika bir reklam oluşturmaya ilişkin belirli bir tarif yoktur ancak unutulmaması gereken en önemli şeylerden biri insanların reklamınızı büyük olasılıkla telefonlarında görecek olmasıdır. Bu nedenle, tasarımlarınızı mobilde mutlaka görerek test edin.”

Aşağıda belirteceğim tavsiyeleri uyguladıktan sonra reklamlarınızdan en verimli performansı alacaksınız.

Font kullanımı için iyi bir araştırma yapın

Aslında font (yazı karekteri) bir tasarımda bana kalırsa %70’lik bir rol oynar. İyi seçilmiş bir font ile hiçbir tasarımsal faaliyet göstermeden harika bir iş ortaya çıkarabilirsiniz. Bu yüzden font seçimlerinize çok dikkat etmelisiniz.

İyi bir renk seçimi görselin dikkat çekmesini sağlar

Renklerin dili var derler ya işte tam da öyle. Siz hiç taziye ilanlarını pembe renkte gördünüz mü? Göremezsiniz, çünkü renklerin gerçekten de bir dili, bir mesajı ve bir misyonu var. Tasarımlarınızda abartılı renkler kullanmaktan kaçının. Renklerin birbirine uyumuna dikkat edin. Aşağıdaki renk kullanımlarını inceleyerek kararı siz verin

Her bir reklam alanı için sosyal mecranın tavsiye edilen en boy oranını kullanın.

Normal post paylaşımlar yani dönen reklamlar için her zaman 1:1 (kare) minimum 1080x1080px boyutlarında görseller ve videolar kullanın.

Hikaye paylaşımlarınız için 16:9 (dikey) 1080x1920px boyutlarında  görseller ve videolar kullanın.

Akış paylaşımını ayrı, Hikaye paylaşımını ayrı reklama çıkın.

Kaliteli çekilmiş ve çözünürlüğü yüksek görseller kullanın

Kaliteli görseller dikkat çeker ve tıklanma oranınızı yükseltir. İlgi çekici görseller ile hedef kitlenizi cezbedin. Eğer kullanılacak görselleri kendiniz çekiyorsanız mutlaka photoshop gibi uygulama araçlarını kullanarak görselinizin renk ve ışık ayarlarını düzenleyin. İnternetten arama yaparak kaliteli bir görsel elde etmek istiyorsanız, Google aramasını yaparken Görseller > Araçlar > Boyut > Büyük seçeneğini kullanın.

Tasarımlarınızda ürün veya markanızı belirgin bir şekilde gösterin.

İnsanlar çok fazla sosyal medyada vakit geçirmekte ve birçok kişiyi, firmayı takip ettiği için akışları hızlıca kaydırarak geçermektedir. Vermek istediğiniz mesajınızı etkili ve estetik bir şekilde iletmek için sattığınız şeyi, markanızı veya logonuzu tasarımınızda mutlaka belirgin bir şekilde gösterin.

Çok fazla görsel metni kullanmaktan kaçının

En doğru reklam gönderisini yakalamanın birinci kuralı gönderiyi test etmektir. Facebook aslında tamamen bizim faydamıza olan kurallar koymayı hedefler. Eğer bir gönderimiz onaylanmıyorsa bilmeliyiz ki bu tamamen bizim faydamıza ve bütçemizin doğru kullanılmasına yönelik bir uygulamadır.

Üzerinde %20’den az yazı bulunan görsellerin daha yüksek performans gösterdiğini Facebook bize bildiriyor. Bu yüzden, yüksek oranda yazı içeren görseller kullanmaktan kaçının. Reklamınız gösterilse bile birim başına maliyetiniz çok yükselir ve daha düşük erişim elde edersiniz. Bu da bütçenizi gereksiz yere tüketmenize neden olur.

Hazırlamış olduğunuz tasarımı reklama çıkmadan önce mutlaka Facebook’un bize sunduğu  “Görselde Yazı İçeriği Kontrolü” aracını kullanarak test etmelisiniz

Testi “İyi” puanlamasını alıncaya kadar revize edebilirsiniz.

Puanlama şu şekilde uygulanmaktadır;

Görseldeki Yazı Puanlamaları
Görseldeki Yazı: İyi
Reklamınız normal şekilde yayınlanacak.
Görseldeki Yazı: Düşük
Reklamınızın erişimi biraz daha düşük olabilir.
Görseldeki Yazı: Orta
Reklamınızın erişimi çok daha düşük olabilir.
Görseldeki Yazı: Yüksek
Reklamınız yayınlanmayabilir.

Bunları uyguladıktan sonra göreceksiniz daha önceden reklama çıkmış olduğunuz gönderilerinize kıyasla şimdiki reklamınızın performansı çok daha iyi olacaktır.

Bugün dijital pazarlamanın 4 ana koluna değineceğiz;

1- Elde Et / Acquire
2- Dönüştür / Convert
3- Ölç ve Optimize ET / Measure&Optimize
4- Tutundur ve Büyüt  / Retain&Grow

Elde Et / Acquire:
Müşteriyi web sitenize ya da satışı gerçekleştirdiğiniz sayfaya çekebilmek amacıyla yapılan aktiviteler. Trafik çekme olarak da tabir edilmektedir. Burada can alıcı kısım, web sitemize kaliteli ve nitelikli ziyaretçiler çekmektir. Eğer kitleyi gerçekten elde etmek istiyorsak amacımız her zaman nitelikli ziyaretçi olmalı.
Elde etmekten sürekli görünmekten ve dikkat çekmekten geçer. Kitle Elde etmek için aşağıdaki adımlar uygulanır;
– Arama Motoru Optimizasyonu (SEO)
– Arama Motoru Reklamları (PPC)
– Email Marketing
– Sosyal Medya Pazarlama (Social Media Marketing)
– Gelir Ortaklığı (Affiliate Marketing)
– İnteraktif Karşılaştırma (Interactive Comparison),
– Reklam Ortaklığı (Advertising Partnership),
– Viral Pazarlama
– İçerik üretme/paylaşma
– RSS
– Online PR belli başlı konular.

Dönüştür / Convert:
Nitelikli ziyaretçi trafiği sağladıktan sonra hedeflerinize ulaşmanıza
yardımcı olacak sonuçlar.
Hedef her zaman satış olmayabilir. Gelen ziyaretçilerden form toplama yada belirli bir aksiyonu gerçekleştirmesini sağlama, bir blog için okunan yazıların
sayısı, yazıyı beğenenlerin sayısı, kaç kişinin o yazıyı paylaştığı, kaç kişinin bloğu takip
etmeye başladığı gibi şeyler de olabilir. kişisel bir site için ise, sizinle iletişime geçmek isteyen kişi sayısı olabilir.
Kullanılabilirlik ve erişilebilirlik çalışmaları (Usability & Accessibility), Müşteri karar
destek mekanizmasının güçlendirilmesi (Customer Decision Support), içerik yönetimi,
sitenin işe yararlılığını arttırma, satış metinlerini ikna edici yazma, kişiselleştirme,
müşteri segmentlerini belirleme ve hedefleme çalışmaları (Personalisation, Segmenting,
Targeting), E-posta Pazarlama (Email Marketing), ödeme seçeneklerinin çoğaltılması ve
site içindeki aramanın iyileştirilmesi, bu aşamada yapılması gereken belli başlı
aktivitelerden.

Ölç ve Optimize ET / Measure&Optimize:
Bu aşama, neyi yanlış yapıp neyi doğru yaptığınızı anlamanız ve kendinizi rakiplerinizle karşılaştırmanız açısından çok önemli.
Bence tüm dijital pazarlama aktiviteleri içinde en önemli kısım burası. Çünkü eğer
başarınızı ölçemiyorsanız, başarılı olduğunuzu söyleyemezsiniz. Bu aşamada öncelikle
sitenizin performansını analiz etmeniz gerekiyor.
Web Analytics yazılımları kullanıp aksiyonunuzu değerlendirmeli, sonuçlara göre optimize edilecek yerleri belirlemelisiniz.

Web sitenizin başarı kriterlerini rakiplerinizin veya sektörünüz ile aynı işlevi sağlayan firmaların kriterleriyle karşılaştırmalısınız.
Google Analytics  ve Google Search Console aracları tamamen ücretsiz bir şekilde bizlere sunulmaktadır. Bu araçlar kullanılarak ölçüm ve optimizeler yapmak oldukça kolaydır.

Online panellerle ve anketlerle kullanıcılarınızı daha iyi anlamaya çalışmalısınız. Kullanılabilirlik testleri yapmalısınız.
Müşterileriniz için en iyisini bildiğiniz fikrinden bir an önce vazgeçip, Facebook A/B testlere  başlamalı, aslında neyin işe yarayıp yaramadığını matematiksel olarak belirlemelisiniz.

Tutundur ve Büyüt  / Retain&Grow:
Artık müşteriniz olan kişileri memnun etme ve sizin daimi müşterileriniz olmaları için çalışma zamanı.
Müşterilerinizi elinizde tutmak ve markanızı büyütmek için sürekli olarak yeni güncellemeler yapmalı, müşteri memnuniyene son derece önem vermelisiniz. Onlara hediyeler verebilir, etkileşim kurmalarını sağlayacak kampanyalar düzenleyebilirsiniz.

• Dijital Pazarlama İçin Önemli Not: Kendiniz için değil müşterileriniz için çalışırsanız, müşterileriniz sizi arzu ettiğiniz konuma mutlaka getirecektir. Mutlu et, mutlu ol : )

Bir sonraki yazıda buluşmak üzere.

Bir ürün veya hizmetinizi dijitalde pazarlıyorsanız oluşturduğunuz hedef kitlenize mutlaka güven vermelisiniz.

İnternetten alışveriş yapan bir çok insan fiyat performansından önce mecranın güvenilir olup olmadığı hakkında bir araştırmaya girmektedir.

Bu yüzden güven kazanmak için strateji belirlemeli ve planlamanızı bunun üzerinden oluşturmalısınız.

Göreceksiniz siz güven kazandıkça isminiz de markalaşmaya başlayacaktır. Bu döngü sürdükçe siz de daha fazla dönüşüm almış olacaksınız